Genç hafızlar: Kur'an-ı Kerim'in okunarak hayatımıza yön vermesi büyük bir değere sahiptir

Şanlıurfa'da düzenlenen hafızlık ve Kur'an-ı Kerim yarışması ile ilgili konuşan genç hafızlar, Kur'an-ı Kerim'in hayatlarına kattığı derin manayı vurgulayarak, Kur'an-ı Kerim'in okunmasının gerekliliğini dile getirdiler.

Peygamberler şehri Şanlıurfa'da, 'Türkiye Uluslararası Hafızlık ve Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması'nın startı verildi. Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından bu yıl 9’uncusu düzenlenen yarışma, Şanlıurfa Valiliği himayelerinde gerçekleştiriliyor.

 Programa katılan genç hafızlar, Kur’an-ı Kerim’in önemi hakkında İLKHA’ya konuştular.

“Hafızlık ve Kur'an-ı Kerim okumanın önemi, Kur'an'a olan ilgiyi arttırıyor”

Programda konuşan Abdullah Açan, hafızlık ve Kur'an-ı Kerim’e olan ilgiyi artırmak amacıyla düzenlenen yarışmanın güzelliğine değinerek, “Öncelikle hafızlık ve Kur'an-ı Kerim'e olan ilgiyi artırmak için bu yarışmanın düzenlenmesi çok güzel. Ayrıca bu yarışmanın ülkemizde yapılması da bizler için büyük bir gurur kaynağı. Başta Diyanet İşleri Başkanlığımız olmak üzere emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum. Hafızlık ve Kur'an-ı Kerim okumanın önemi, Kur'an'a olan ilgiyi arttırıyor; çünkü günümüzde Kur'an ahlakına ve kurallarına her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyuyoruz. Bu nedenle, böyle programlar hem büyük bir öneme sahip hem de ilgi uyandırıcı. Bir hafız olarak bu programı çok beğendim ve düzenlendiği mekanı da çok güzel buldum. Emeği geçen herkese tekrar teşekkür ediyorum. Ayrıca, Gazze'de süren soykırımın tüm dünyanın gözleri önünde yaşanması ve kimsenin buna ses çıkarmaması gerçekten çok acı verici. Müslümanlar olarak elimizden geleni yapmamız gerektiğine inanıyorum. Allah’ın her şeyden haberi var ve bu soykırımı yapanları ve buna vesile olanları cezalandırmasını diliyorum. Rabbim oradaki kardeşlerimizin yardımcısı olsun, bizlere de böylesi acılar yaşatmasın.” diye konuştu.

“Gazze'de yaşanan soykırım sebebiyle buruk bir ruh halindeyiz”

Programda duygu ve düşüncelerini aktaran Muhammed Mustafa Ayhan, “Bu programın Türkiye'de düzenlenmesi bizim için bir gurur kaynağı. Ayrıca Şanlıurfa'da, Mekke, Medine ve Kudüs'ten sonra 'dördüncü kutsal şehir' olarak anılan memleketimizde gerçekleşmesi bizi ayrıca memnun ediyor. Bu yarışmaya katılan değerli hafızların Kur'an-ı Kerim kıraatlerini burada dinlemek bizi çok mutlu ediyor. Hepsi farklı kıraatlerde okuyor; bu da Kur'an-ı Kerim'in bir zenginliğidir. Gazze'de yaşanan soykırım sebebiyle buruk bir ruh halindeyiz. Gönül isterdi ki oradaki hafız kardeşlerimiz de burada olabilsin, onların Kur'an tilavetlerini dinlemek bizim için ayrı bir onur olurdu. Fakat şu an orada yaşanan soykırım nedeniyle gelemiyorlar. Rabbim onların yardımcısı olsun ve bir sonraki yarışmalarda onları da ülkemizde ağırlamayı nasip etsin.” şeklinde konuştu.

“Bu tür yarışmaların ülkemizde daha fazla yapılması gerekir”

Etkinliğin önemine değinen Baran Ocak, “Ülkemizde ilk defa bu kadar geniş bir uluslararası katılım ile düzenlenen bu programda emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum. Bu programın hayırlara vesile olmasını ve hafızlık yapan öğrencilere de örnek teşkil etmesini diliyorum. Bu tür yarışmaların ülkemizde daha fazla yapılması, hafızlık yolunda ilerleyen gençlerimize de teşvik sağlayacaktır. Bu yarışmaların ülkemize daha fazla katkı sağlayacağına inanıyorum.” dedi.

“Kur'an-ı Kerim'in okunarak hayatımıza yön vermesi büyük bir değere sahiptir”

Yarışmanın düzenlenmesinin önemli olduğunun altını çizen Özlek, şunları kaydetti:

"Bu programın ülkemizde düzenlenmesi gerçekten gurur verici. Burada katılım sağlayan tüm hafız arkadaşlara teşekkür ediyorum. İnşallah bu yarışmanın kazananı ülkemizden çıkar. Programda emeği geçen herkese, özellikle de hocalarımıza çok teşekkür ederiz. Kur'an-ı Kerim'in okunmasının önemi, Peygamber Efendimiz döneminden bu yana hiç bozulmadan bize ulaşmasıdır. Kur'an-ı Kerim'in Arapça ve meali ile okunarak hayatımıza yön vermesi büyük bir değere sahiptir. Filistin'de şehit düşen kardeşlerimize Allah'tan rahmet diliyoruz, mekanları cennet olsun inşallah. Gönül isterdi ki Filistin ve Gazze’den kardeşlerimiz de burada olabilsin. Keşke elimizden daha fazla bir şey gelseydi, ancak şimdilik sadece dua ediyoruz ve siyonist mallarını boykot ediyoruz.” dedi. (İLKHA)