İyilik nedir?

Aslında iyiliği birkaç kelime ile ifade etmek oldukça zor çünkü çok geniş bir konudur

Aslında iyiliği birkaç kelime ile ifade etmek oldukça zor çünkü çok geniş bir konudur. Ama elimden geldiği ve dilimin döndüğü kadar anlatmaya çalışacağım.

İyilik en başta Allah'ın hoşnutluğunu kazanmak için yapılan ve ruhen, bedenen ve vicdanen insanı rahatlatan bir ruh halidir. Kötülüğün tersidir. Karşılık beklemeden yapılan iyiliğin ne denli uygun olacağı ve olması gerektiği kanaatindeyim. Ancak karşı taraftan gelen iyilikte insanı mutlu etmekle birlikte karşılık olsun diye değil herkesin birbirine iyilik etmesi gerektiği konusunda hemfikiriz.

Bir iyilik ettiğin kişilerden gelen kötülükler meselesi vardır ve en zor imtihan halidir. Fakat bu konuda Allah'ın Kitabı Kur'an'da ne diyor buna bakalım. Fussilet süresinin 34. Ayeti;İyilikle kötülük bir olmaz.

Kötülüğü iyilikle üzerinden sav. Bir de bakarsın ki, seninle arasında düşmanlık bulunan kimse sanki sıcak bir dost oluvermiştir. Ayeti kerimeye göre kötülük görsende iyilik yap ve kötülük yapan kişi iyiliğinle düşmanlığı bırakıp dost oluverir. Gerçekten kötülük karşısında iyilik yapmak çok çok zor hatta neredeyse yok ve maalesef basit şeyler için cinayetler işlenmekte idare, sabır ve tahammül rafa kaldırılmış vaziyette. Ancak ayette benim anladığım kadarı ile kötülük gördüğü insana iyilik etmek insan faydasınadır.

Sorunlara ilahi mesajlara kulak vererek çözüm bulmaktır. Ve kazançlı çıkmaktır. Hem Rabbini memnun eder hem belalardan kurtulur. Kötülüğe karşı kötülük her kişinin ama kötülüğe karşı iyilik er kişinin diye bir cümle okumuştum yıllar önce ama meğerse bu ayeti söylüyormuş.Evet ! iyilik dedim ya ne kadar örnek versem az olur anlatmakla ve yazmakla bitmeyen bitirilemeyen bir konudur.

Rivayete göre geçmiş zamanda, bir köyde iki kardeşin hikayesi aktarılır. Bu iki kardeşten büyüğü evli küçüğü bekardır. Bu kardeşler babalarından kalan tarlayı ekip biçerlermiş ve herkesin payı ve tarlası ayrıdır. Bir gün yine ektikleri mahsulü evinin önünde döküp üzerini kapatmış biraz pahalı olunca satmayı düşünüyorlardı. Evin geçim kaynağıydı, alın teri idi. Emeğin karşılığı ve yorucu bir dönemden sonra karşılığını alma vaktiydi. Gece olunca iki kardeş evine istrihat etmek üzere evlerine girdiler ve yataklarına uzanıp gelen mahsulün ne kadar para edeceğini düşündüler. Tabiki her insan gibi ürünün iyi para etmesini istediler ve dua ettiler bereketli olması için. Küçük kardeş bekardır ve bir an aklına abisinin evli olduğu için külfeti ve giderinin fazla olduğunu düşünmeye başlar. Küçük kardeş şöyle düşündü, ben bekarım giderim yok ama abimin gideri çok çoluk çocuğu var ben çıkıp kendi payımdan onun payının üstüne bir miktar atayım da o görmeden geri gelip yatayım der. Ve nihayet düşündüğünü eyleme dönüştürmek üzere dışarı çıkar ve aynen öyle yapar kürekle onun buğday yığınına atmaya başlar sonra da istediği kadar atınca üstünü eskisi kapatıp evine gider ve yatağına uzanır. Küçük kardeş yaptığı iyilikle mutluluğu tavan yapmıştır. Büyük kardeşte, küçük kardeşinin bekar olduğunu, para biriktirip evlenmesi gerektiğini düşünerek oda kardeşinden habersiz dışarı çıkar ve kendi mahsulünden onun buğdayı üzerine atmaya başlar. Ve sabah kalkıp baktıklarında iyi buğday yığını Allah'ın izni ile bereket kazanmıştır.

Çok iyi fiyata satıp güzel bir kar etmişlerdir.Bu misal çok önemlidir. Ki, para için, menfaat için ne haltlar ne oyunlar, dalavereler dönüyor maalesef. Para için menfaat için baba oğula, kardeş kardeş kardeşe ,düşman oluyor. Akrabalar birbirine düşman kesiliyor bir karış toprak için insanlarımız ölüyor, daha doğrusu insanlık ölüyor zaten insanlığın kalmadığı ortamda insan ölmesi, insan değerinin kalmaması kaçınılmazdır. İyilik nasip işidir ve herkes nasip olmaz. Nasipten ötesi yoktur. Nasibi iyilik olanlara, iyiliği kendine hedef edinenlere, iyilerle beraber olanlara, iyilik edip karşılığını ALLAH’tan bekleyenlere selam olsun.