Kişi sevdiği ile beraberdir

TAKİP ET

Bir hadisi şerifte Hz

Bir hadisi şerifte Hz. Muhammed (s.a.v) “Kişi sevdiği ile beraberdir.” buyurmuştur.

Peki kim kiminle beraber olmalı?

Şahsen ben hiç şahit olmadım İslami değerlere ve İslamı savunan kişilere sempati duyan gayri müslim kimselere.
Genelde içki içenlerin sarhoşlar ile, faiz yiyenlerin faizciler ile, zina edenlerin fahişeler ile, kumar oynayanların kumarbazlar ile arkadaş olduklarını gördüm.

Ancak dikkat ettim de!

Kendisi Namaz ehli ise, camiden bahsediyor, hacca giden hacdan bahsediyor, zekat veren fakirleri gözetliyor. Cami cemaati olan insanların randevularına geç kalmamak için kulaklarının ezanda olduğuna şahit oluyorum.

Bizim camide bir yaşlı amca var. Camiyi kendisine mesken edinmiş ve yerini kimseye kaptırmaz. Kimse onun yerine oturamaz ancak ölüm ayıra yerinden başka kimse ayıramaz.

Hacı amcaya her ne zaman nasılsın diye sorsam“ Camiye geldim ya çok şükür iyiyim başka ne isterim ki?” diye cevap verir. Ben de ona; “Sudaki balık misali, Müslüman ancak Camide manevi haz ve nefes alır ve rahata erer.”

Evet! Namaz kılan kişi, Namaz kılan kişi ile dost olur. Çünkü namaz dinin direği, mü'minin miraci ve müslüman olmanın en büyük göstergesidir. Hacca giden kişi beraber tavaf yaptığı kişileri tıpkı askerlik arkadaşını unutmadığı gibi hep hatırlar ve anar.
Hacıları, hocaları, sofileri sevmiyorum diyenlerin genellikle namaz kılmadıklarına şahit oluyorum.

Kişinin eleştiri hakkı var tabi. Ancak kişi İslami bir durumu eleştiriyorsa demek ki onun İslam ile ilgisi, Kur’an’dan bilgisi yoktur.
Kürtçe bir atasözü var; “Seyyar satıcıda ne varsa onu satar.” Anlamı şudur ; kişinin sevdiği, ilgilendiği, istediği her ne varsa onu dillendiririr. Onu satmaya çalışır yani muhattabına kabul ettirmeye çalışır.

Geçenlerde bir şarkıcının, İmam Hatipliler için sarfettiği sözlerine karşılık hepimiz kınadık ve kendisini Allah’a havale ettik. Çünkü biz İmam Hatipliydik, imamdık, biz Allah’a ve ahiret gününe inananlardık. Fakat onu savunanlar da az değildi. Çünkü kişi sevdiği ile beraberdi.

Ve cami İmam Hatibi Halil Konakçı karşısında birleşip tepki gösteren, kin kusan kişiler de azınlıkta kalmadı. Ama onun yanında yer alan ve onu destekleyen bir çok Müslüman’da vardı. Çünkü seven insan, sevdiği insanı savunur ve destekler.

Eleştiren ve eleştirilen elbette zıt olur, aynı görüşte olan birbirini neden eleştirsin ki?

Biz ise İslam kardeşliğinden yanayız. Kim Allah’a ve Resülüne itaat ederse ondan yanayız, onunla birlikteyiz. Ve biz Peygamber Efendimiz (s.a.v) ile beraber olmak için Sünnetine tabii olmak zorundayız.

Kim bir kişiyi yada bir cemiyeti seviyorsa ve çok değer veriyorsa onun imtihanı da odur, hesabını da ona göre verecektir. Hani bir tabir vardır Bana arkadaşını söyle, senin kim olduğunu söyleyeyim.” Öyle ya kimle takılıyorsan, kimle yiyip içiyorsan ve nerelere takılıyorsan, Bu senin kimliğini gösterir. Çünkü kimi insan seni harama davet eder, kimi insan da seni ibadet için camiye davet eder.

Bir tabir daha kullanır. Denir ki; “Mekânınızın cennet olmasını istiyorsanız, takıldığınız mekana dikkat edeceksiniz.”
Taziyelerde ezan vaktinde namaz kılanlar olduğu gibi, kılmayanlara da şahit oluyoruz ve bu duruma haliyle üzülüyoruz. Müslüman olduğu halde namaza mesafeli olmak çok üzüntü ve kaygı verici bir durum.

Ebu Hüreyre den rivayet edildiğine göre; “Başka bir gölgenin bulunmadığı kıyamet gününde Allah Teâlâ, yedi insanı, arşının gölgesinde barındıracaktır: Bunlardan konumuzla alakalı olan şıkkı şudur; Birbirlerini Allah için sevip buluşmaları da ayrılmaları da Allah için olan iki insan.”

Demek ki özellikle ve öncelikle sevgi Allah için olmalıdır. Çünkü en büyük ve en güvenilir dost Allah’tır.

“Allah, sizin düşmanlarınızı daha iyi bilendir; bir veli (en güvenilir bir dost) olarak Allah yeter, bir yardımcı olarak da Allah yeter.” (Nisa/45)

Allahü Teala bizleri dini mübini İslama hizmetkar eylesin!

Selam ve dua ile.

japonya Ishikawa eyaleti deprem