MAZLUM DER'den yetkililere çağrı: Kürtçeye yönelik ayrımcı tavırdan vazgeçin!
Sağlık Bakanlığının geçtiğimiz günlerde e-reçete sistemine eklediği diller içerisinde Kürtçe'nin yer bulamamış olmasına tepki gösteren MAZLUM DER, yaptığı basın açıklamasında, yetkililere, milyonlarca insanın anadili olan Kürtçeye yönelik ayrımcı tavırdan vazgeçme çağrısı yaptı.
Sağlık Bakanlığı'nın e-Reçete Sistemi’ne İngilizce, Arapça, Rusça, Almanca ve Fransızcayı ekleyerek Kürtçeye yer vermemesine tepkiler gelmeye devam ediyor.
MAZLUM DER yaptığı basın açıklamasında, yetkililere çağrıda bulunarak; milyonlarca insanın anadili olan Kürtçeye yönelik ayrımcı tavırdan vazgeçme çağrısı yaptı.
Sağlık Bakanlığının geçtiğimiz günlerde e-reçete sistemine eklenen diller içerisinde Kürtçe’nin yine yer bulamamış olmasının haklı eleştirilere yol açtığını ifade edilen açıklamada, “Bu eleştiriler sonrası Sağlık Bakanı Fahrettin Koca tarafından verilen cevapta, “Kendi vatandaşlarımız için yabancı dilde reçete yazılması söz konusu değildir” denilerek, bu dillerin eklenmesinin sebebinin turistler ve yabancı uyruklu hastalar olduğu ifade edilmiştir. Yabancı uyruklu hastalar ve turistler için gerekli ve olumlu bulduğumuz bu çalışmanın Türkçe dışında diller kullanan vatandaşlardan sakınılması doğru değildir. Bunun ifade ediliş biçimi ise şık olmadığı gibi mantık hataları da taşımaktadır.” ifadelerine yer verildi.
Yabancılara gösterilen bu toleransın ülkenin asli unsurlarından olan milyonlarca Kürt’e gösterilmemesinin, Kürtlere ve Kürt diline karşı sergilenen kabul edilemez tutumların yeni bir numunesi olarak not edildiği belirtilen açıklamanın devamında şöyle denildi:
“Yabancılara gösterilen bu toleransın ülkenin asli unsurlarından olan milyonlarca Kürt’e gösterilmemesi, on yıllardır süregelen pek çok ayrımcılık örneği ile birlikte değerlendirildiğinde, Kürtlere ve Kürt diline karşı sergilenen kabul edilemez tutumların yeni bir numunesi olarak not edilmesine yol açmaktadır. Kaldı ki Kürtlerin nüfusu Türkiye sınırlarından ibaret değildir. Her yıl İran ve Irak Kürdistanı ile Suriye coğrafyasından çok sayıda Kürt Türkiye’ye turizm ve ticaret amacıyla gidip gelmektedir. Yine bu şekilde çok sayıda sığınmacı Türkiye’de bulunmaktadır. MAZLUMDER olarak, Devlet Kurumlarını bir an önce bu ayrımcı tavırlardan vazgeçmeye ve konu özelinde milyonlarca insanın ana dili olan Kürtçe'yi de bu listeye ekleyerek olumlu bir adım atmaya davet ederiz.”