Tarihi Urfa bölgesi için ya ayrı belediye ya özel alan yönetimi kurulsun!
Tarihi mekânları nedeniyle açık hava müzesi olarak görülen Peygamberler Şehri Şanlıurfa'nın, turizm sezonun en iyi dönemini yaşıyor
Tarihi mekânları nedeniyle açık hava müzesi olarak görülen Peygamberler Şehri Şanlıurfa’nın, turizm sezonun en iyi dönemini yaşıyor. Bu durum herkes tarafından takdirle karşılanırken, ‘Eski Urfa’ diye tabir edilen şehrin merkezindeki tarihi yerlerde çalışmaların yetersizliği nedeniyle bazı eleştiriler de yapılıyor.
Şanlıurfa’da başta tarihi Balıklıgöl’de yaşanan çökme olayının turizm sezonuna denk gelmesi, ardından onarım işlerinin çok yavaş ilerlemesi, tarihi mekânda çirkin görüntülere sebep oluyor. Cevabı bir türlü net şekilde açıklanamayan balık ölümleri sorunu da hâlâ çözülmüş değil. Yine güvenlik ve temizlik gibi birçok konuda daha iyi bir hizmet verilmesi gerektiğini belirten Şanlıurfa Kent Konseyi, Balıklıgöl Platosunun, ’ Alan Yönetimi’’ ile özel bir statüde yönetilmesini teklif ederken, bazı vatandaşlar da, Eski Urfa diye tabir edilen tarihi bölge için ayrı bir belediye kurulması gerektiğini belirtti.
Urfa dünyanın önemli kültür inanç ve medeniyet merkezlerinden biri olduğunu belirten Şanlıurfa Kent Konseyi yürütme kurulu üyesi Rüştü Öcal, Balıklıgöl’deki balık ölümlerine ve su kirlenmesine dikkat çekerek, “Bu platonun korunması sadece yetkili mercilerin değil, bütün sivil toplum kurum ve kuruluşlarının görevi olmalıdır. Bugünlerde medyaya yansıyan haberler ışığında Balıklıgöl’deki balıkların ölümü, suyun kirlenmesi ve kirletilmesi vb. konular gündeme gelmiştir. Geçmişte de zaman zaman balıkların ölümü ve benzeri haberler gündeme gelmişti. Bu durum Balıklıgöl’de teşhisin ve şu ana kadar doğru olmadığını gösteriyor. Köklü çözümün bulunabilmesi için dikkatli olunmalı ve balık ölümlerinin önüne geçilmesi için acele edilmelidir.” diye konuştu.
Balıklıgöl’ün Çanakkale ve Kapadokya’ da olduğu gibi ‘’ Alan Yönetimi’’ ile özel bir statüde yönetilmesi gerektiğini ifade eden Öcal, konuşmasına şöyle devam etti:
“Böyle önemli özel ve kutsal bir mekânın alan yönetimine ihtiyaç duyulmaktadır. Bu ve benzer mekânların Çanakkale ve Kapadokya’ da olduğu gibi ‘’ Alan Yönetimi’’ ile özel bir statüde yönetilmesi gerekir. Yukarıda belirtiğimiz sıkıntılar göz önünde bulundurarak Balıklıgöl Platosunun Türkiye’de Çanakkale ve Kapadokya’dan sonra 3. Alan yönetimine tabi olması için Alan Yönetimi konusunun ivedikle TBMM gündemine getirilerek bir an evvel kanunlaşması gerekmektedir.
Yine sosyal medya platformu üzerinden tarihi mekânlarla ilgili vatandaşlar tarafından benzer paylaşımlar yapıldı. Paylaşımlarda vatandaşlar, tarihi mekânların bulunduğu Eski Urfa diye tabir edilen şehir merkezi için üçüncü ayrı bir belediyenin kurulması gerektiğini söyledi.
Müslüm Yıldırım isimli kullanıcının paylaşımı şöyle:
SUR İÇİ (TARİHİ) URFA AYRI BELEDİYE OLMALI…
* Yetersiz temizlik personeli, oluşan çöp yığınları
* Tarihi evlerin kapalı kapıları ardında yapılan kontrolsuz tadilatları,
* Yetersiz zabıta ve fiyat denetimleri,
* Halilurrahman bölgesinde yabani ot, diken basmış gül bahçeleri, çiçeklikler
* Kültürle, tarihle alakasız insanların yaptığı ulusal ve yerel tanıtım,
* Balıklıgölde balık ölümleri,
* Balıklıgöl girişindeki çöken kanalın 1 ayda bitecek onarımının, 4-5 aydır kaplumbağa hızında ilerlemesi, 3 ayda mı 3 yılda mı biteceğinin belli olmaması, Hiçbir yöneticinin bu çirkin görüntüyü ziyaretçilere izlettiği için rahatsız olmaması...
* Hibe milyonlar ile yapılıp onarılan Tarihi sokakların 3 ayda tahrip edilmesi
* Tarihi evlere yapılan kaçak eklentiler, katlar, odalar...
Ne Valilik, Ne Büyükşehir, Ne Eyyübiye...
Kusura kalmayın. Yetişemiyorsunuz, Yetmiyorsunuz, dert edinmiyorsunuz. Mızrak çuvala sığmıyor, bu bölgeye müstakil bir belediye ŞART... (URFANINNABZI)