MÜ’MİN o kimsedir ki, ALLAH’ı gönülden seven ve sevdiğini hal ve hareketlerine yansıtan, yani; ALLAH ‘a iman eden ve İmanı’nın gereğini yapan kimsedir. Eğer ALLAH’ı tanıyorsanız, tapıyorsanız ve inanıyorsanız, onun istediği gibi bir kul olmak zorundasınız. Ve şayet kur’an-ı kerimin onun kelamı olduğuna inanıyorsanız ve bu kitabın ilk muhatabı hazreti MUHAMMED’e iman etmişseniz sünneti seniye’ye de uymak gerektiğini bilmek durumundasınız.
Şayet iman etmişseniz namaz kılmak zorundasınız. Nerden çıktı bu ? Yukarıda’da zikrettiğimiz gibi, Eğer kabul ediyorsanız bu, kur’an-ı kerim’den çıktı.
Namazlarını huşu içinde yani, ALLAH’a derin bir saygı ile kılarlar. Birde doğru ve devamlı olarak kılarlar. ( Mü’minun süresi- 2,9 )
MÜ’MİN KİŞİLER;
ALLAH’IN adı anıldığında kalpleri ürperir. ALLAH’A asla şirk koşmaz. Kendisine zekat düşenler, hiç düşünmeden ve hakkıyle zekatlarını verirler. Irzlarını, namuslarını korurlar. Zinaya asla yaklaşmazlar. Anne babalarına öff bile demezler ve anne babasına iyilik ederler. Boş şeylerden tümüyle yüz çevirirler. Kötü zan’da bulunmazlar, gıybet etmezler. Cahillerle asla tartışmazlar. Asla yalan söylemezler. Kınayıcının kınamasından korkmazlar. Emanetlerine ihanet etmezler. Söz verdiklerinde sözünde dururlar. Yetim hakkı yemezler ve koruyucusu olurlar. Yolda kalmışlara yardım ederler. İnsanların kusurlarını affederler. Yanlızca ALLAH’a dayanıp güvenirler. ALLAH’IN akdini yerine getirirler, anlaşmayı bozmazlar. Darlıkta ve bollukta infak ederler. Kızdıkları zaman öfkelerini yenerler. Başkalarının ilahlarına sövmezler. Kafirlere karşı sert, birbirlerine karşı merhametlidirler. Haksız yere bir cana kıymazlar. ALLAH’IN ayetlerini az pahaya satmazlar. Hakkı bile bile gizlemezler. İnanalara ‘’sen mü’min değilsin’’ demezler. Rasüllerden hiçbirini ayırt etmezler. Yeryüzünde alçak gönüllü, ‘’mütevazi’’ olarak yürürler. Ölçüyü ve tartıyı doğru olarak yaparlar. Helal ve temiz olan şeylerden yerler. Asla yalan şahitlik yapmazlar. Dillerini eğip bükerek konuşmazlar. İnsanlar arasında adaletle hükmederler. Yoksulluk yüzünden evlatlarını öldürmezler. Yeminlerini hiçbir zaman bozmazlar. Adaklarını yerine getirirler. Yakınlara yardım ederler. Yolda kalmışlara yardım ederler. Yoksullara ve esir düşenlere yardım ederler. Zorda, hastalıkta ve savaş anlarında sabrederler. İnsanlara iyiliği emreder, kötülükten alıkorlar. Yapacakları işlerde istişare ederler. Açıklanınca hoşlarına gitmeyecek şeyleri sormazlar. Hesap gününde yüzlerindeki secde izi ile tanınırlar. Geceleri az uyurlar. Ve gerçekten mü’minler kurtulacaktır.
Mü’minlerin vasıflarını yerine getiren firdevs cennetine nail olacak ve orada ebedi kalacaktır.
Kaynak: Kur’an’ı Kerim
Şayet iman etmişseniz namaz kılmak zorundasınız. Nerden çıktı bu ? Yukarıda’da zikrettiğimiz gibi, Eğer kabul ediyorsanız bu, kur’an-ı kerim’den çıktı.
Namazlarını huşu içinde yani, ALLAH’a derin bir saygı ile kılarlar. Birde doğru ve devamlı olarak kılarlar. ( Mü’minun süresi- 2,9 )
MÜ’MİN KİŞİLER;
ALLAH’IN adı anıldığında kalpleri ürperir. ALLAH’A asla şirk koşmaz. Kendisine zekat düşenler, hiç düşünmeden ve hakkıyle zekatlarını verirler. Irzlarını, namuslarını korurlar. Zinaya asla yaklaşmazlar. Anne babalarına öff bile demezler ve anne babasına iyilik ederler. Boş şeylerden tümüyle yüz çevirirler. Kötü zan’da bulunmazlar, gıybet etmezler. Cahillerle asla tartışmazlar. Asla yalan söylemezler. Kınayıcının kınamasından korkmazlar. Emanetlerine ihanet etmezler. Söz verdiklerinde sözünde dururlar. Yetim hakkı yemezler ve koruyucusu olurlar. Yolda kalmışlara yardım ederler. İnsanların kusurlarını affederler. Yanlızca ALLAH’a dayanıp güvenirler. ALLAH’IN akdini yerine getirirler, anlaşmayı bozmazlar. Darlıkta ve bollukta infak ederler. Kızdıkları zaman öfkelerini yenerler. Başkalarının ilahlarına sövmezler. Kafirlere karşı sert, birbirlerine karşı merhametlidirler. Haksız yere bir cana kıymazlar. ALLAH’IN ayetlerini az pahaya satmazlar. Hakkı bile bile gizlemezler. İnanalara ‘’sen mü’min değilsin’’ demezler. Rasüllerden hiçbirini ayırt etmezler. Yeryüzünde alçak gönüllü, ‘’mütevazi’’ olarak yürürler. Ölçüyü ve tartıyı doğru olarak yaparlar. Helal ve temiz olan şeylerden yerler. Asla yalan şahitlik yapmazlar. Dillerini eğip bükerek konuşmazlar. İnsanlar arasında adaletle hükmederler. Yoksulluk yüzünden evlatlarını öldürmezler. Yeminlerini hiçbir zaman bozmazlar. Adaklarını yerine getirirler. Yakınlara yardım ederler. Yolda kalmışlara yardım ederler. Yoksullara ve esir düşenlere yardım ederler. Zorda, hastalıkta ve savaş anlarında sabrederler. İnsanlara iyiliği emreder, kötülükten alıkorlar. Yapacakları işlerde istişare ederler. Açıklanınca hoşlarına gitmeyecek şeyleri sormazlar. Hesap gününde yüzlerindeki secde izi ile tanınırlar. Geceleri az uyurlar. Ve gerçekten mü’minler kurtulacaktır.
Mü’minlerin vasıflarını yerine getiren firdevs cennetine nail olacak ve orada ebedi kalacaktır.
Kaynak: Kur’an’ı Kerim